13 Mart 2013 Çarşamba

Haklı İnsanlar

Her bir insan farklı şeyleri hayal ediyor, bazılarının hayalleri bazılarına o kadar uçuk geliyor ki. İnsan oğlu birbirinden o kadar farklı ki. Bir insanın ak dediğine diğeri kara diyebiliyor gönül rahatlığıyla. Ya da birinin kabul ettiğini diğeri kolayca redde biliyor. 

Bazen bunun ne kadar  iyi bir şey olduğunu düşünüyorum, bazen de anlam veremiyorum. 

Peki bunu güzel kılan ne? İnsanların farklı olmaları, farklı düşünmeleri o kadar önemli ki, eğer herkes aynı şeyi düşünseydi, aynı şeyi isteseydi ne olurdu? Her an bir kavga, bir gürültü bir patırtı olmaz mıydı? Bazı konularda da insan anlam vermiyor karşısındakine. Kendi açısından bakınca insan o kadar normal bir şey oluyor ama karşısındakine ölümden beter geliyor, yada tam tersi. 

Biraz daha açmaya çalışırsam konuyu, eğer herkes aynı şeyi sevseydi, beğenseydi, mesela herkes aynı arabayı sevmiş, yada aynı evi sevmiş, yada aynı denizi, aynı manzarayı... Bu şekilde sıralayacak olursak günlük yaşantımızda herkes aynı dünyalık meşkâleyi, dünyalık nimeti, beğenip sevseydi, her şey bir çıkmazın içine gömülürdü.

Anlam veremediğim şeylere gelince, bazen çok basit bir duyguyu karşında ki hissedemiyor. Ya da çok basit bir şeyi anlamadım diyor, bazen kendime de kızmıyor değilim, herkesin anladığını düşündüğünü düşünemiyorum yapamıyor. 

İnsanlara her konuda hak vermeye çalışıyorum ama ne kadar başarılı oluyorum orası meçhul. İnsanları farklılıkları ile kabullenmeye çalışıyorum ama...

Kendi kendime soruyorum, kaç tane doğru var diye, özellikle düşünceler konusun da, bundan bir yıl önceye kadar bir tane doğrunun olduğunu düşünürdüm ama zaman geçtikçe doğruların bir kaç tane olabileceğini düşünmeye başladım, işte bu düşüncemin asıl sebebi ise insanların farklılıkları. 

Elbetteki bellik konularda kesin kırmızı çizgiler olması gerekiyor ama, bu kırmızı çizgiler içerisindeki her şeyi doğru kabul etmek mümkün.İşte bu şekilde düşününce Kur'an-ı daha iyi anlamaya başlıyor insan. Çünkü aradığımız her şeyi Kur'an da bulamıyoruz, hadisler müracaat ediyoruz. İşte burada kesin kırmızı çizgilerimizi çizen Yüce Kitabımız. işte geride kalanlar bu kırmızı çizgiler içerisinde hareket etmemizi sağlayacak olanlar. Bunun en güzel örneğini yaptığımız ibadetlerdeki mezhep farklılıkları ile anlamamız mümkün. Zira her insan farklı yaratılmış, her insanın farklı olması gibi, dünyadaki her şey de aynı değil, yani her ortam aynı değil ve her zaman da aynı değil. Ki burada zaman mevzusuna hiç girmeyi düşünmüyorum, zaman başlı başına bir konu. İşte bunları düşündüğümüzde Yüce Kitabımızı anlamam kolaylaşıyor yoksa şundan eminiz ki Rabbimiz bize bu günkü bütün meseleleri nasıl çözebileceğimizi bildirirdi. 

Buradan çıkaracağımız en önemli mesele ise Rabbimizin bize ne kadar merhametli davrandığıdır. Zira bunca farklı insanların olmasına rağmen, bunca farklı zaman ve ortam olmasına karşı, kesin, kati, değişmeyen ve her anımızı programlayan bir kurallar bütünü olsaydı ne yapacaktık?


Kafama takılan en önemli sorulardan birisi de burada karşıma çıkıyor, insanlar bunları hiç düşünmüyorlar mı? yoksa bir şeyleri gerçekten saptırmak için bahane mi arıyorlar yüce Kitabımız da bize anlatılan kıssalar gibi?

Belli başlı kırmızı çizgileri aldığımızda, insanların bunların dışarısına çıkmasını bir kaç şekilde yorumlaya biliriz.
İlk akla gelen insanların bunlardan haberdar olmaması, ardından Rabbimizin merhametine ümit bağlayıp bildiği halde bunları yapması, sonra yaptıklarının karşılığındaki cezayı peşin peşin kabullenmesi ve en sonunda bunları reddetmesi? Peki biz bu grubun hangisine gireriz ve daha önemli olan sorumuz, ahirette bunların karşılıkları nasıl olacak? 

Eğer herkes aynı şekilde düşünseydi, aynı şeyleri hissetseydi sonuç nasıl değişirdi acaba?

İşte burada son olarak söylemek istediğim insanlara, insanların davranışlarına, yaptıklarına baktığımızda unutmamamız gereken en önemli şey herkesin birbirinden farklı oldu. Her insan hata yapar, hatta aynı hatayı yüzlerce kez bile tekrarlar, mühim olan hatasını anlayıp bu hatadan uzaklaşmaya çalışması, belki de bu hatasını düzeltemeyecektir ama hatasını düzeltmek için çaba göstermesi bu insan için en büyük erdem olacaktır.

Kim var ki ben hata yapmıyorum, yada aynı hatayı tekrarlamadım diyebilecek?

Hiç yorum yok:

Materyalist

O kadar materyalist bir düzenin içerisinde kaldık ki. Ağır geliyor. Söz konusu para ve paranın alabilecekleri olunca kimsenin gözü başka bir...